25 Şubat 2014 Salı

O Kendi Gelmezse Ben de Getirtirim :)

Selam Millet!
Hepinizin ya da en azından çoğunuzun bildiği üzere sevgili deepcik bir kitap çıkarttı. Online alışverişi sevmeyen ve onaylamayan -özellikle söz konusu kitapsa- biri olaraktan bir aydan fazla süredir kitabın D&R ya da herhangi bir kitapçıya gelmesini bekliyordum. Bugün tekrar D&R'a giderek kitabı sordum ve sevgili sorumlu arkadaş bana istersem kitap için müşteri siparişi oluşturabileceğini söyledi :) 
Ahh tatlımm dedim içimden diğerleri niye senin gibi sorumluluk sahibi bir sorumlu değil ki veee hemen siparişi verdim. Evett diipciğin kitabı en fazla 1 hafta sonra elimde olacak millet :) 
Hadi beklemek istemiyorsanız siz de koşun gidin bir D&R'a vee sevimli görevlilerden birine kitabın olup olmadığını, yoksa da sipariş verip veremeyeceğinizi sorun. Hatta veremezsiniz vs derlerse hemen bana gönderin ben alırım onun aklını :) 

Not: Bu kötü yazı bana ait değil. Hayır yani ben de çok güzel bir el yazısına sahip değilim ama bu kadar da kötü yazamam yani :))

Hepinize boooll okumalı günler!
Sevgilerimle,

24 Şubat 2014 Pazartesi

Cumartesi Kaçamağı~~

Selammm Milllettt!!
Bu haftasonu bir kez daha anladım ne kadar deli olduğumuuuu :)))
Öncelikle bu sefer geç kalkmadım.. Erkenden kalktım çünkü annecik kapımı açar açmaz odaya missss gibi kokular doldu eee benim kalbime hayatıma ruhuma beynime her bişeyime giden yol da midemden geçtiğinden uyanmak hiçteee zor olmadı :)))
Hemen kalktım elimi yüzümü yıkayıp klasik bir ev topuzu yapıp sofraya babamın yanına kurulup biriciğimi de kucağıma aldım :) Ayıptır söylemesi ve kıskandırması sofrada halası varken kimseciklerin kucağına gitmez benim biricik aşkımm :) oohh iki obur güzel güzel kahvaltımızı yaptık sonra ellerimizi yıkadık tabi ki önce o minik parmaklar hala tarafından güzell bir öpülüp ısırıldı orası ayrı..
Sonra kuzucuğumu anneciğine teslim edip odamı toplama bahanesiyle odama kaçtım ama dediğim gibi sadece bahane çünkü o misss gibi yatağımı görünce dayanamadım ve kendimi attım yatağıma.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama annemlerin hepsi giyinmiş annem kapıda "Allah'ım bu kız beni öldürecek kimse de almıyor ki kurtulayım " vs diye söylenirken bir anda aklıma amcamlara gideceğimiz geldi. Hemen kalkıp anneciğime öpücük attım ve tam 10 dkk da hazırlandım. İnanamıyorsunuz biliyorum ama ben çok hızlıyımdır. Hele ki kapıda bekleyen bir annem varsa :)))

Otobüse atladık yolda giderken bizimkilere Eminönü'nde işim olduğunu söyleyip onların da gelmesini teklif ettim. Önce kabul ettiler ben de onlara ben bilet işini halledene kadar buralarda takılın dedim.
Ve Selim'le buluşup memlekete dönecek olan kuzenlerimin bilet işlerini hallettim.
Sultanahmet meydandaki simit sarayında Apple Cookie ve Apple tea süper ikilim eşliğinde biraz sohbet ettik. O sıra anneciğimi aradım neredesiniz yanınıza geleyim diye ama aldığım cevap süperdi :) "off ölüyorduk orada kalabalıktan kaçtık amcandayız sofrayı kuruyoruz gelirken şuna al buna al" falan dedi tamam deyip kapattım.

Sonra tramvaya doğru yürürken orada durmuş bir yerleri arayan bir kızı farkettim. Selim ısrarla git konuş dedi ama çekindim ve "Zaten o Koreli değil ki ben anlarım bu kız kesin Capon" dedim :)
Sonra neyse Selim kanıma girdi ve geri dönüp kızın yanına yürüdük ama tabi ben yine konuya giremeyince Selim ilk adımı attı! Sonra başladık konuşmaya kız Koreli çıktı ve Sultahahmet'teki Korelilere ait olan oteli arıyormuş! Nasıl rezil olduğumu tahmin edersiniz! Selim hemen başladı ben söylemiştim demeye ama sonra kız da genel de beni Japon sanıyorlar artık alıştım deyince bu sefer ben pis pis sırıttım gördünn müü der gibi :)
Neyse işte sohbet muhabbet Selim kendi ofisine döndü ben de kızı otele götürdüm kız içeri geçerken bana bugün için bir planım olup olmadığını ve birlikte takılıp takılamayacağımızı sordu!
Düşünebiliyor musunuz banaaaa!!! Tabi ki hemen kabul ettim. Vee o otel işlemlerini hallederken ben anneciğimle ufakkk çaplı bir telefon krizi yaşadım :) N'apim ama ayağıma gelmiş kısmeti tepemezdim :)

Neyse işlemler tamamlandı, Si Eun valizini vs odasına bıraktı ve biz yürümeye başladık. Si Eun çok susadığını acil bir şey içmek istediğini söyleyince geçtik oturduk bir yerde ve Orange Juice içtik :) Çok sevimli bir konuşması vardı Orange Juice, more ice, thirsty deyişine gülüp durdum siparişi karşı taraf anlayana kadar en sonunda tabi ki kendim verdim siparişlerimizi :) Bir porsiyon da sütlü nuriye istedim. E n'apim ben baklava değil sütlü nuriye seviyorum recommend deyince baklava diyemedim :)

Güzel sohbetler edip eğlendik hatta kendini Instagram ve faceten ekledi telefonumu elimden alıp :) İnanılmaz güzel bir enerjisi vardı bugüne kadar tanıştığım ennnn tatlı ve cana yakın Koreliydi. Evet Korelileri seviyor olabilirim ama bu onların havalı ve soğuk tipler olduğu gerçeğini değiştirmez :) Ama bu kız inanılmaz ciciydi hatta ondan 1 yaş büyük olduğumu öğrenince bana "Unnie" diye seslenmeye başladı :)

İşte karşınızda ben ve Si Eun :)
Yataktan kalkıp 10 dkk hazırlanıp dışarı çıkınca anca bu kadar oluyor sakınnnn kötü yorum yapmayın valla küserimmm :)))

Baksanıza şu şirinliğe :) Tam bir cadı yaaa :))

Ayy benim çenem bugün fena düşük. Yorumlarım bile destan destan maşallah o yüzden burada kesiyorum yazımı zira duramayacağım biraz daha devam edersem :)

Bolll eğlenceli, gülücüklü, bolll kazançlı bir hafta geçirmenizi dilerim.

Sevgilerimle,

21 Şubat 2014 Cuma

Hadi Bugün Ki Şarkımız Da Bu Olsun ~~

Dedim ben dimi bu işe de başlayacağım diye ama ilk başlar da çok sıkacağım sizi haberiniz olsun :) Böyleee sürekli sürekli bişiler paylaşacağım sanırsam galiba :) Ona göre yani tedbirinizi alın bence! (:

Karmate Nayino
Gece gökte yildizlarda 
Dinleyun dertlerumi 
Yarde iman kalmadi hoy nayino 
Bilmeyi hallarumi 
Nayinoma Kurbanis oy 

Nayinoma nayino nayinoma kurbani 
Çatma kaşlarunida al vereyim bu cani 

Derdumi yazacağumda 
Komar yapraklarina
Okurken aksun yaşlarda nayino 
Duşsun yanaklaruna 
Nayinoma kurbanis oy 

Nayinoma nayino nayinoma kurbani 
Çatma kaşlaruni da al vereyim bu cani 

Sevdaluk ince marazda 
Yakayi canumuzi 
Vazgeçersak eyersada nayino 
Döksünler kanumuzi 
Nayinoma kurbanis oy 

Nayinoma nayino nayinoma kurbani 
Çatma kaşlaruni da al vereyim bu cani

Nasıl güzel sözleri var bu şarkının böyle yaa nayinoma kurbani ne demektir yaaa nasıl güzel bir sevgidir. :)
Tabii siz sevdiğiniz de olsa kimseye kurban olmayın arkadaşlar malum zamane aşkları heeepp bi gelip geçici.
Nasıl mesajlar veririm ama bak görüyor musun beni :) hehhe şaka tabi ki her an her saniye aşk olsun yüreğinizde ve sevdiğiniz için elinizden geleni ardınıza koymayın! 

Bu da bu postun fotoğrafı olsunnn. Biraz önce yoğunluktan sıkılıp masamı düzenlerken ortaya çıktı bu kare-dikdörtgenn (:
Seviyorum Siyahı da Beyazı da Beşiktaş'ımı da :)


Sevgilerimle,

20 Şubat 2014 Perşembe

Uzuuunn Zaman Sonra CouchSurfing'den Bir Arkadaşımla Güzel Bir Akşam~~

Selammm Millet,
Eveett uzun zamandır bir Asyalı ya da herhangi bir yabancı ile buluşmuyordum bildiğiniz üzere..
Ama pazartesi günü Shoko bana Kakaotalk'tan mesaj attı ve çarşamba gününe kadar İstanbul'da olacağını ve bu sefer beni görmeden gitmek istemediğini söyledi. Evet bu sefer dedim çünkü Shoko İstanbul'a ilk geldiğinde onunla Sultanahmet'te buluşacaktık. Ben de Sultanahmet'e gidip kakaodan mesaj attım ama bana gelen cevapta ben arkadaşımlayım ve o başkasıyla buluşmamı istemiyor Aslı başka sefere görüşürüz gibilerinden bir mesaj atmıştı bana tabii önce bir şaşırdım ve saçmalıyor bu kız falan dedim hatta ama sonra neyseee deyip geçip ve daha önce anlattığım Yumika ile o gün tanıştım :)

Her ne kadar o sıra takmamış olsam da akşam uyumadan önce dayanamadım ve buna mesaj attım. "Neden böyle bir şey yaptığını anlamadım. Arkadaşınla olduğunu söyleseydin oraya kadar gelmezdim ben sırf senin için o kadar yol geldim ve arkadaşlarımla olan buluşmama geç kaldım vs vs." Sonra Shoko da bana neden bahsettiğimi anlamadığını söyledi. Sonra anladık ki Shoko'nun bana attığı mesajı aslında yanında olan sevgili Türk arkadaş atmış cafe'de otururlarken cafenin internetine bağlanmasına yardım ediyormuş sözüm ona. Tanrım tam bir aptal bazen cidden bizim şu Türk erkeklerine anlam veremiyorum. -Kusura bakmayın beyler sözüm size değil. Onlar kendilerini biliyorlar- Adeta kız onunla zaman geçirsin diye ahmakça oyunlar oynamış hehehe :)

İşte Benim Minik Hediyelerim
Shoko'yla buluştuğumuzda bu konuyu konuşup çok çok güldük. Aslına bakarsanız ilk etapta inanmamıştım. Ama buluşup konuşunca farkettim ciddi olduğunu.. Hem üstelik Shoko gönlümü almak için bana küçükte bir hediye getirmişti inanabiliyor musunuz? :) Görünce şok oldum veee çok sevindim.. Hele paketi açıp içinden Made in Korea ve Etude House yazılarını görünce utanmasam milletin içinde sevinç dansı yapacaktım :)

Tabii onun bu güzel jestini boş bırakmadım ve ben de ona kahvesinin yanında gelince onu inanılmaz sevindiren ve lezzetine bayıldığı Kahve Dünyası'nın kaşık çikolatalarından aldım :)
Yanına bir de paket çikolatalardan aldım :) Çocuk gibi sevindi hattaa metroya binmeden önce tekrar dönüp çikolatalarım için çookkk teşekkürler zevkle yiyeceğim falan dedi. Deli kız :)

Ahh bu arada Shoko Nisan Mayıs gibi tekrar gelecek. Bu sefer bende kalabilir belki yani ben onu ağırlamayı çok isterim ama annem faktörünü biliyorsunuz. Hadi bana dua edin :)

Ben ve Shoko

Werner'i zaten artık hepiniz tanıyorsunuz :) O da bana ve Burcu'ya Avusturya'dan kardan adam maceramızı hatırladan bir biblo mum almıştı. Salı akşamı hediye kabul akşamım gibiydi anlayacağınız :)

Ben dostlarımla olmayı çok seven veee yeni yeni dostluklar elde etmeye bayılan biri olaraktan hepinize hep sevdiğiniz ve sizi mutlu eden insanlarla olmanızı dilerim.

PS:Bir önceki yazımda Sıla'nın 2 şarkısını paylaştım ve çok güzel yorumlar aldım. Sanırım bu şarkı paylaşma olayına iyiden iyiye başlayacağım bu gidişle :)

Sevgilerimle,

18 Şubat 2014 Salı

Bir Şarkı Bu Kadar Güzel Olmamalı Diyorum ~~

Selammmm
Bu sefer sizinle 2 şarkı paylaşacağım..
Şarkılar yeni değil ama eski de değill.. İlk duyduğum andan beri seviyorum aslında ama şimdi paylaşasım geldi nedense..
İlki;
Sıla - Gözlerine Teslimim 
Ne zaman bir mevsim olur tenimde
Tuzuma benim vadesi güneşin
Ayrı bir yaz meyvesi olur her parem
Her parem ki sanki değil benim
Bir kağıt koydum suya yüzdürdüm
Dalgasız köpükleri, enginleri,
Enginler ki önümde
Kalleş bu büyük şehir dedikleri
Ah canım benim seni koynuma alır da yatarım
Ahh canım benim seni koynuma alır da yatarım
Gözlerine teslimim nereyse gelirim sükununla doyarım
Gözlerine teslimim nereyse gelirim sükununla doyarım


Diğeri ise;
Sıla - Issız Ada
Ten mahrem düş yasak uyma gönül aksine talim
Düşünce zehir kara inat öyle lanet öyle zahir
Sahip taşır aşkın yükünü bedelsiz hamal gibi
Sen çık gel söz bulacağım bir, bir çareleri

Gel benim kor zincirim sarın dolan canıma
Sensiz ben hiç kimseyim yapayalnız ıssız ada
Gel benim kor zincirim sarın dolan canıma
Sensiz ben hiç kimseyim yapayalnız ıssız ada

Kendine sürgün olmak acı ki bilmem kaçmak nedir
Ben hangi şehirdeysem yalnızlığın başkenti orası der şair
Sahip taşır aşkın yükünü bedelsiz hamal gibi
Sen çık gel söz bulacağım bir, bir çareleri

Gel benim kor zincirim sarın dolan canıma
Sensiz ben hiç kimseyim yapayalnız ıssız ada
Gel benim kor zincirim sarın dolan canıma
Sensiz ben hiç kimseyim yapayalnız ıssız ada



Hepinize iyi dinlemeler bolll Sıla'lı günler.

PS: Sıla tam benim tipim! Hani heerr insanın bakıp ahh beee şöyle olsam başka ne isterim ki dediği biri vardır yaaa işte o benim için SILA. Hatunun her şeyine hayranımmmm :))

Sevgilerimle,

13 Şubat 2014 Perşembe

Süpperr Perşembe (:

Geçen hafta süper perşembe demişim ama yazmamışım. Eeee bugün de perşembe değil mi? O zaman şimdi yazayım :)
Şimdiii efendimm biz liseden sevgili arkidişlerimle buluştuk ki geçen perşembeee kız kıza bir eğlendik ki sormayın ohhhh mis gibi ev mantısı bile yedikkk!! (:
Hattaaa ev pastası bile yedik hem de tam sevdiğimden damla çikolatalı ve vişneli (:
Sonra da fal bile baktık hattaa çılgın çılgın fotoğraflar çekip karaoke bile yaptıkkk :)

Şimdiler de 20'lik hanım hanımcık hatunlar ayaklarına yatıyor olsakta yan yana gelince yine o yaşlarımıza dönüyoruz ki biz :) Bence hayatın en güzel şeyi lise yılları. Heyy liseliler akıllı olun yaşadığınız dönemin ve dostlukların kıymetini bilin!

İşte bizzzz (:





Dostlarla olmak paha biçilemez! Bu hayatta asla yalnız kalmamanız dileklerim ve
Sevgilerimle,



9 Şubat 2014 Pazar

Vialand'a da ilk adımımı attım ~~

Evett başlıktan da anlayacağınız üzere sonunda Vialand'da da gittim :)
Zaten şimdiye kadar gitmemiş olmam ilginçti dimi ama? :)
Aslına bakarsanız dün amcamlara misafirliğe gittik vee işe bakın ki amcamların evi Vialand'ın dibinde :)))
Tabi ben bunu çookk saat sonra sıkılıp balkona çıkınca öğrendim veee fırsattan istifade kendime çizme bakacağım bahanesi ile kuzenleri de alıp kaçtım evden :)))
Çok bir zaman geçiremedim, o uzaktan bile harika görünen eğlence alanına giremedim vs ama gezip gördüğüm kadarıyla çookkk güzel olmuş.
İçeri de binip tüm alanı gezebileceğiniz otobüsler// shuttle var. Benim gibi fazla zamanınız yoksa ve etrafı tamamen gezmek isterseniz deneyebilirsiniz :)

Ben çok çok gezemedim. Daha çok ayakkabı satılan yerlere girdim, ne yazık ki kafamdaki gibi hem şık hem de rahat bir çizme bulamadım ama flo'da inanılmaz bir kampanya olduğunu köşeye bir yere not ettim :)

Misafirliğe gittiğim için pek eğlencelik bir kılığım da yoktu ama bence ayağınıza converselerinizi geçirip, üstünüze bir tshirt ve jean alıp atın kendinizi buraya vee çocukça eğlenin :))
Şeker ağaçları, bal kabağından arabalar herşey sizi bekliyor.

Ahh bu arada ATM bulmak hiçte öyle kolay değil :P -Aslında yalnızca 1 alt kattaymış (:-
Tüm atmler mevcut ama ben bulana kadar baya uğraştım sanırım ilk olduğu için. O yüzden ilk defa gidiyorsanız paranız cebinizde gidin kardeşim :)))

İşte sizlere Vialand'dan bir kaç kare...
Arada benim gibi çirkin bir kız var ama idare ediverin lütfen :))

6 Şubat 2014 Perşembe

Bu aralar ne okuyorum!

Benim cici blog arkadaşlarım!!
Ayyyhhh erkekler şimdi demesin bize mi cici diyor bu kız iyice uçtu diye evet siz de cicisiniz ne yani cicisis misiniz? :) Tamam canım değilseniz değilsinizdir n'apalım yani.. (:

Neyse bu kadar saçmalamak yeter sanırım -hiçç beklemeyin o saç malanmaz taranır esprisini yapmıcam :)-

Bilin bakalım ben bu aralar nerelerdeyim neler okuyorum! -İçinizden ne okuyorsun bilmiyoruz ama sana kafa yaptığı belli dediğinizi duyar gibiyim ama beni de bugünlük böyle kabul edin, pleaseeee :)-

Öncelikle sevgili Ahu Kader'in gönderdiği Ahmet Batman kitaplarına başladım. Onlarla ilgili deepsinin kulaklarını bol bol çınlatan uzuuun bir yazı yazcam ama şimdi size Wattpad'ı anlatcammmm (:
Sizlere daha önce de neokur'u tavsiye etmiştim ama şimdi ondan da süper bişi keşfettim (:

4 Şubat 2014 Salı

MyReaL'den Son Durumlar ~~

Selammmmm (:
Sevgili Deeptone demiş kiii hadi bir yazı yaz yeni, nasıl olduğunu bilelimmm..
Ben de geldim ilk fırsatta yeni yazı yazmaya :))
Ben bu aralar neler mi yaptım?? Hımm geçen hafta rutin geçti blogtaki sorunlarla uğraştım ve de biricik yeğenim, bebeğimiz hastalandığı için 3 günlük bir uykusuz geceler kuşağı yaşadık (:

Cuma günü liseden bir arkadaşımızın nişanına gittik!
-Hem de Polly'le birlikteeee!! Özellikle Deep çok iyi tanır Yerli Pollayanna'yı. Evett biz liseden hattaa ortaokul dershaneden arkadaşız Polly'le :)-
Neyseee nişana geri dönecek olursak gerçekten çokk ilginç duygular içerisindeydim. Düşünsenize cadılıklar yaptığınız insan karşınızda prensesler gibi prensinin koluna girmiş etrafa gülücükler dağıtıyor :)

Nişandan Birkaç Kare ^^